Passengers / Morten Tyldum / Film Yorumu #16

   Uzun zaman önce çıkmış fakat bir arkadaşımın izletmesi ile şans eseri izlediğim, konusu ile vizyona çıktığı zaman ödüllere aday görülmüş bir filmi inceleyeceğiz…

   Başrollerinde Jennifer Lawrence, çoğumuzun açlık oyunlarından tanıdığı ablamız, ve Chris Pratt oynuyor, yönetmenliğini ise kendisini bana Enigma ya da orijinal adıyla “The Imitation Game” filmiyle harika tanıtan bir isim olan Morten Tyldum yapıyor. Kendisini bilim kurgu ve macera kategorisinde gösteren film 2016 yılının sonunda vizyona girmiş olsa da benim bu kadar zaman sonra izlememin tek sebebi olan konusuna geçmek istiyorum.

   Film dünyanın yaşanılamaz bir yer haline gelmesi sebebiyle insanlığın yeni bir gezegene koloniler kurmak amacıyla gitmesini konu alıyor. Zaten bunu duymam ile İlginç Kıyamet Planımız yazımda bahsettiklerimin gözümün önünde canlanması arasında saniyeler geçmedi. Filmde bu geminin Homestead II isimli gezegene varması 120 yıl sürüyor ve bu süre içerisinde gemi mürettebatı dahil herkes uyutuluyor. Olaylar ise henüz yolculuğun 30.yılında küçük bir arıza sonucu yolculardan biri olan Chris Pratt’in uyanmasıyla başlıyor.

   Henüz yeni gezegeninize varmanıza 90 yıl var ve tekrar uyutulamadığınız bir uzay gemisinin içerisinde tek başınıza henüz yolculuğu tamamlayamadan öleceksiniz, siz bu durumda ne yapardınız? İşte filmde bize bunu sorgulatarak başlıyor. Açıkçası filmin kalanını, mantıklı ve mantıksız yerlerini de uzun uzun konuşmak isterdim fakat buraya kadar okuyup henüz izlememiş olan herkesin izlemesi gereken bir film olduğunu düşünüyorum. Konu mükemmel işlenememiş olsa bile dünyamızın yaşı göz önünde bulundurulduğunda çokta uzak olmayan bir gelecek planını herkes tecrübe etmeli, zaten izleyenlerin kafasını yormayan ve akıcı bir şekilde ilerleyen Uzay Yolcuları filminin zamanınızı değerlendirmenin fena olmayan bir yolu olduğunu söylemek istiyorum.