11 Şubat 2019 Pazartesi

Tanrı Olmak İsteyen Otobüs Şoförü / Etgar Keret / Kitap Yorumu #26



   Prensip sahibi olduğundan otobüsünü asla bekletmeyen bir şoför, Interpol tarafından aranan ve küçük bir kız kılığına girmiş bir cüce, cehennem kapısındaki delikten yakınlardaki bir kasabaya inen insanlar, sadece intihar edenlerin gittiği ve içinde yaşadığımızdan pek farkı olmayan sıkıcı bir öbür dünya, merhamet sahibi bir tetikçi ve merhametsiz bir Tanrı…

   İlk defa bir kitap yorumumda kitabın arka kapağının bir kısmını paylaşarak başladım yazıya, çünkü gerçekten beni kitaba çeken kısım buydu. Elbette kitabın bir kara mizah kitabı olması ve okuyan her insan evladının sevmesi de etkili olmuştur. Etgar Keret İsrail’li orta yaşlarında diyebileceğimiz bir kısa öykü yazarı. Bu kitabındaki öyküleri de genelinde 2 sayfayı geçmiyor. Fakat okuyucuyu sürekli düşünmeye zorlayan, gerçek üstü fakat çılgınlık derecesinde ilginç hikâyeleri ile insanı kitaba kilitliyor.

    Benim aşırı severek okuduğum bir kitap oldu, en kısa zamanında diğer kitaplarını da denemeyi düşünüyorum. Her ne kadar tüm hikâyeleri güzel olsa da en sondaki sadece intihar edenlerin gittiği dünya hikâyesi kitap içerisindeki en uzun ve en güzel olanıydı. Roman yazıp yazmadığını bilmiyorum fakat Etgar Keret eğer bir roman yazarı olsaydı böylesine aykırı fikirleri uzun bir yazıda da okuyucuya bu denli etkili yansıtabilir miydi? diye merak ediyorum. Daha önce okuduğunuz kitapların büyük bir kısmından farklı bir tat vereceğine inandığım bu kitabı en kısa zamanda okumanız dileğiyle. Son olarak söylemeden geçemediğim bir nokta, kitabın kapak tasarımı en az ismi kadar başarılı. Genelde kitapların orijinal kapak tasarımları daha başarılı oluyor fakat bu kitap için Nazlım Dumlu çok güzel bir iş başarmış, sadece ismi ile değil kapağı ile de dikkatleri üzerine çeken bir kitap olmasını sağlamış.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder