10 Ocak 2017 Salı

Korku / Stefan Zweig / Kitap Yorumu #12


Korku – Stefan Zweig

   Baktım ki bu sıralar diksiyon kursundaki beynini çıldırmış olan hocamız fazlaca üstünde duruyor ve okumasını istiyor herkesin, bende okuduğum için bir yorumunu gireyim de hem kitabı hatırlayayım hem de en sevdiğim yazarlardan biri olan Stefan Zweig’ı birinize tanıtmış olurum belli mi olur. J


   Stefan Zweig kitaplarında diyaloglardan çok duyguları anlatan bir yazar genellikle bu durum bazen can sıkıcı olsa da bazen de ölümüne ilgi çekici oluyor dünya patlasa bırakmak istemiyorsunuz kitabı o anlarda. Benim gözlemlediğim kadarıyla kadınlar Zweig’ı ya çok seviyorlar ya da nefret ediyorlar. Nefretinde çok sevme duygusuyla bitişik olduğunu varsayarsak bu gayet normal. Tanıdığım bir kadın hissettiklerimizi çok güzel kâğıda dökmüş benim hoşuma gitti derken bir diğeri çok gereksiz yerlere vurgu yapmış bu adam erkek sevmedim ben bunu diyebiliyor. Bu sırada bunları yazarın anlatım biçimiyle ilgili bilgi vermek için yazdım başlıktaki kitap ile alakası yoktu bu bölümün. Sonuç olarak herkesin en az bir iki kitabını okuması lazım bence Zweig’ın. Zaten ince göz korkutmayan bir iki saat içinde bitirilebilecek kitaplar çoğunluğu.


   Son olarak kitap ile ilgili kısa bir bilgi vererek bitirmek istiyorum. Korku kitabında kocasını aldatan bir kadının başına gelen olay karşısında yaşadığı korkuyu daha doğrusu yaşadığı bütün korkuları görüyoruz. Çok çok az diyalog var kitapta ve bunlar hep can alıcı noktalarda bu durumda hoşuma gitmişti benim kitabı okuduğum zaman. Birkaç kez ters köşe olabileceğiniz bu kitapta kendinizi de sorgulayabilirsiniz çünkü duyguları öyle yazmış ki yazar ben duygusuz adamın teki miyim acaba diye dolaşabilirsiniz kitabı bitirdikten bir süre sonra…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder