8 Nisan 2017 Cumartesi

30 Gün Vejetaryen Challenge

   


   Uzun zamandır denemek istediğim bir olaydı vejetaryen beslenme biçimi. Nisan ayının başlamasına iki gün kalmışken neden nisan ayında uygulamıyorum dedim ve ayın başında vejetaryen olarak beslenmeye başladım. Bu yazıyı da ayın başında yazmak isterdim elbet fakat vize sınavlarından dolayı bugüne aksamış oldu. Gelelim vejetaryenlik olayına, başlamadan önce biraz araştırdım vejetaryenliğin ne olduğunu, ayrıntıya girmeden açıklayayım.


   Vejetaryenlik denilen olay en kısa şekilde et yememek diyebilirim. Et, balık ve kümes hayvanlarını tüketmeyenlere denir. Bunların bir de üç alt sınıflandırması var.

-Lacto Vejetaryenler: Vejetaryenliğe ek olarak yumurta da tüketmezler. Süt ürünlerini tüketirler.
-Ovo-Lacto Vejetaryenler: Hem süt ürünlerini hem yumurta tüketirler.
-Ovo Vejetaryenler: Vejetaryenliğe ek olarak süt ürünlerini de tüketmezler. Yumurta tüketirler.

Benzer bir beslenme biçimi olarak vegan beslenme biçimi var. Bu ise et yememenin yanında hayvansal tüm ürünleri de tüketmemek olarak açıklanabilir
.
Birde pesketaryenlik denilen beslenme biçimi var. Kısaca vejetaryenliğe ek olarak beslenmesinde balık eti yer alan kişiler diyebiliriz.

   Kısaca bunları açıkladım fakat şöyle bir bakınca ilk defa okuyan biri için çok saçma geleceğine inanıyorum bunların. Bu yüzden ilk defa bu terimleri duyan birinin aklına ilk gelen soruyu açıklayacağım. Neden? Neden bir insan durup dururken kendisine böyle bir sınırlandırma getirsin diye düşünmek gayet normal. Bende yıllar önce bunları duyduğumda aynı tepkiyi vermiştim. Kişiden kişiye değişse de insanlar bu tür beslenme biçimlerini ahlaki, dinsel veyahut kişisel sebeplerden dolayı hayatlarına adapte edebiliyor. Örneğin vegan bir insan hayvanlar âleminin tüketim için sömürülmesini ahlaki olarak doğru bulmadığı için bu beslenme biçimini benimsemiş olabilir. Başka biri ise sağlıklı beslenip kolesterolünü kontrol altına almak için vejetaryen besleniyor olabilir. Kısacası kişiden kişiye değişen bir olay bu, bir kişi vejetaryen ise eti sevmediği için değil farklı sebepleri olduğu için bu yolu seçmiş olabiliyor. Bana gelince ben denemek ve nelerin değiştiğini görmek için yapıyorum. Yazının son kısmında şu ana kadarki tecrübelerimi ve ayın sonunda da nasıl geçtiğini anlatacağım.

   Yazıyı bitirmeden vejetaryenlikle ilgili birkaç bilgi paylaşmak istiyorum. Dünyada 1 Ekim Vejetaryenler Günü 1 Kasım ise Vegan Günü olarak kutlanıyor. Hatta ekim ayı Dünya Vejetaryen ayı olarak kabul ediliyor. 2050 yılında yaklaşık 9 milyarı vuracak açlık, susuzluk tehdidi var ve bunun tek çözümünün dünyanın vejetaryenliğe yönelmesi.(Nedenini açıklardım fakat yazı yeterince uzun oldu merak edenler için CO2 salınımı ile ilgili olduğunu söyleyeyim.) Dünyadaki en büyük vejetaryen nüfus Hindistan’da bulunuyor. 400milyon ve çoğu lacto vejetaryen nüfusu olan ülke dünyanın kalan ülkelerinden fazla vejetaryen nüfusa sahip. Vejetaryen kadınların daha çok kız bebek doğurduğuna dair araştırmalarda var. J

   Dediğim gibi sadece merak ettiğim için başladığım bir olay bu. Çok büyük konuşmak istemiyorum fakat sekizinci gün bitiyor vejetaryen beslenmeye başlayalı ve hiç özlemedim et yemeyi desem yalan olmaz. Bu sebeple dışarda yemek yeme eğilimimde azaldı ki bu işime de yaradı diyebilirim. Bakalım bir ay sonunda neler düşünüyor olacağım her ay kendimle ilgili bir meydan okuma(challenge) yapmayı planlıyorum gelecek ay görüşmek üzere…


   Not: Son olarak ilgimi çeken bir not bırakayım yanlış bilgi değilse Murathan Mungan da vejetaryenmiş. J

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder